
Okul Öncesi Dönemde Oyuncak Seçimi
Günümüz, çevredeki doğallığın giderek bozulduğu, hızla yaşanan kentleşme süreci sonunda insanların ağaç, toprak, su ve benzeri doğal çevreden gittikçe uzak kaldıkları bir dönemdir. Özellikle büyük kentlerde apartmanlarda yaşayan çocukların doğal çevreyle olan ilişkileri ve doğal çevrede oynama imkanları son derece sınırlıdır. Bugün şehir hayatında çocukların yararlanabilecekleri oyun alanları, evlerin giderek azalan bahçeleri ve özel olarak yapılandırılmış çocuk parkları ile sınırlıdır.Peki oyuncak seçimi yaparken nelere dikkat etmeliyiz?
Her ne kadar son yıllarda bu konuda göze çarpan, özellikle belediyelerin çocuk parkı ve yeşil alan kazandırma çabaları varsa da hızla artan nüfus karşısında bu alanların yeterliliği, özellikle çocukların bu alanlardan yararlanma imkanları tartışmaya açıktır. Sonuç olarak denilebilir ki , büyük kentler için çocuk parkları ve yeşil alanlar nasıl bir ihtiyaç olarak görülüyorsa, çocuklarımızın kullandığı oyuncakların da özellikle okul öncesi dönemde doğal ve kaliteli malzemeden yapılması ayrı bir öne taşımaktadır.Çocuklarımızın yaratıcılığını artırmak, ruhsal ve bedensel gelişimine katkıda bulunmak istiyorsak eğitici oyuncaklara çok daha fazla önem vermeliyiz.
Çocuklara Oyuncak Seçimi Yaparken Nelere Dikkat Edilmelidir?
Anne-babalar çocuklarına oyuncak seçerken pahalı/ gösterişli ve çok karmaşık oyuncakları almak için adeta birbirleriyle yarışırlar. Peki anne babaları bu duruma yönelten sebepler nelerdir? Aslında bir oyuncakçıya gidip o anda göze hoş gelen, çocuğun başka bir çocukta görüp istediği, son zamanlarda popüler olan bir çizgi film kahramanının oyuncağını mağazadan alıp çıkmak çok kolaydır. Oyuncak yapılandırmak ya da sıfırdan bir oyuncak tasarlamak hem zor hem de zaman alan bir uğraştır. İşin aslı bu süreç denemeye değerdir. Çünkü asıl keyifli olan kendi pişirdiğiniz ve içinde hangi malzemelerin olduğunu bildiğiniz bir yemeği yemektir.
Çocuklarda her daim üretime açıktırlar ve kendi yaratıcılıklarını kullandıkları işlerden büyük zevk alırlar. Evde kendi malzemelerimizle yapabileceğimiz oyuncaklar başka bir yazımın konusu olacak.Bu yazımda sizlere, çocuklarla birlikte kendi oyuncaklarımızı yapılandıramadığımız durumlarda “ oyuncak satın alırken” hangi kriterleri göz önünde bulundurmanız gerektiğinden bahsedeceğim.
Basit Oyuncaklar Çocukların Daha Çok İlgisini Çekiyor !
Bir oyuncak düşünün, etrafına çeşitli renklerde ışıklar saçıyor, kendi kendine yürüyüp konuşabiliyor. Bu oyuncak bir robot, bir araba ya da bir uzay kahramanı olsun. İlk etapta oldukça ilgi çekici olabilir. Oyuncağın görünüşte çocukları eğlendiren çok güzel imkanları vardır. Çocuk, oyuncağıyla ilk zamanlar keyifle oynar. Oyuncağın kendi kendine yaptığı bütün aktiviteleri izler. Ama sadece izler. Çocuk etken değil, edilgendir. Bir müddet sonra bu pasif alıcılık çocuğun sıkılmasına neden olabilir. Ama oyuncak çocuğun yeni oyunlar geliştirmesine ve yaratıcılığına pek fazla imkan vermemektedir. Onu basit bir tekerlekli araba gibi bir yerden bir yere yürütemez veya çocuksu heyecanının verdiği enerji ile onu basit bir top veya kumaş parçası gibi fırlatamaz. Çünkü oyuncak hem pahalı hem de bir çocuk için fazla mekanik ve elektrikli aksama sahiptir.
Çocuk, oyuncaktan bir süre sonra sıkılarak bir kenara atacaktır. Alındığı fiyat onun için bir anlam ifade etmez. Anne baba böyle durumlarda çocuklarını suçlayabilirler. Onca para verilip lüks mağazadan alınan böyle “değerli” bir oyuncağı çocuk nasıl olup da oynanamamaktadır. Halbuki çocuk için “Basit “ olan, oyun içinde yeni oyunları keşfedebilme imkanı sağlayan kendisinin yapılandırabileceği bir oyuncaktır. Bu nedenle; çocukların gerçekten oynayabilecekleri basit oyuncaklara ihtiyaçları vardır.
Çocuklar bir şeylerle uğraşmaktan ve kafalarındaki fikirleri hayata geçirmekten hoşlanırlar. En heyecan verici oyuncak ise basit ve doğal olanıdır. Kum, su, kil, çam kozalaktarı, boş kutular, makaralar hatta evdeki terlikler, mutfak eşyaları, yastıklar çocuklar tarafından ilgi çekici oyuncaklar gibi oynanabilmektedirler. Evdeki artık materyalleri atmayıp çocuklar için yararlı ve tehlikesiz olanları saklanmalıdır. Gerisi siz ve çocuğunuzu yaratıcılığına kalmıştır. Yeni fikirler ve hiçbir yerden satın alınmadan tasarlanmış oyunlar inanın daha kaliteli bir eğitim sağlar.
Oyuncak Seçiminde Olmazsa Olmazlar
Eğer seçilen bir oyuncak, çocuğu oyuna özendiriyorsa ve oyun içindeki dikkat süresini arttırabiliyorsa “iyi” oyuncaktır denilebilir. Ama sadece bu tanım yeterli değildir. Oyuncak seçiminde çocuğunuzun ilgi ve bireysel farklılıklarına göre onun seçimlerine ve beklentilerine cevap verecek seçimleri birlikte yapmanız gerekmektedir.
- Oyuncak diğer insanlarla birlikte bir şeyler yapabilme olanağı sağlamalıdır. Birkaç kişiyle birlikte oynanan basit kurallı oyunlar, şans oyunları, kuklalar, resim ve el işi faaliyetleri çocukların sosyalleşme ve kurallara uyması için geliştirici unsurlardır.
- Kız ve erkek çocukları için ayrı oyuncaklar konusu yumuşatılmalıdır. Çünkü erkeklerin bebeklerle, kızların da arabalarla oynaması ileriki yaşamlarında ev hayatında birçok şeyi beraber yapmaları ve paylaşmaları için birer ön alıştırmadır.
- Oyuncak bilinçli olarak seçilmelidir. Bunu ancak çocuğu iyi tanıyan, nelerden hoşlandığım bilen eğitimli biri/anne baba yapabilir.
- Oyuncak çocuğun kaslarını uyum içinde çalıştırmasına ve hareket özgürlüğünü kazanmasına katkıda bulunmalıdır. Özellikle büyük şehir çocukları, doğadan uzak yetiştiklerinden fiziksel enerjilerini yeterince atamamaktadırlar. Top, ip, bisiklet, paten, kay-kay gibi oyuncaklar tehlikesiz alanlarda kullanıldıklarında yararlı araçlardır.
- Oyuncak, çocukta merak uyandırmalı, çocuğun çevresini tanımasına yardımcı olmalıdır.
- Oyuncak alırken çocuğun halen sahip olduğu oyuncakları da göz önünde bulundurulmalıdır. Çocukların gerek grup, gerek tek başına ve gerekse hareketli oyunlar oynamaya ihtiyaçları olduğundan bu nitelikteki oyuncaklar tercih edilmelidir.
- Çocuklar yeni oyuncaklardan hoşlandıkları kadar evdeki mevcut oyuncaklara yeni parçalar eklemeyi severler. Örneğin; Legolarına eklenecek yeni parçalar yeni oyunları da beraberinde getirir.
- Sırf reklamı yapılıyor diye oyuncak (seti) alınmamalıdır. Bu tür oyuncakların etki süreleri azdır.
Oyuncaklar Çocukların Sosyal Gelişimine Destek Sağlar
- Oyuncak çocuğun özgürce oynamasını sağlamanın ötesinde gözlem, deneyim keşfetme isteğini uyarmalı, sosyal ilişkilerinin gelişmesine yardımcı olmalıdır.
- Bir çocuğun hoşlandığı bir oyuncağı bir diğer çocuk istemeyebilir veya farklı şekilde kullanabilir. Çocuklar oynarken istemedikçe oyunlarına karışılmamalı, mutlaka doğruyu göstermek için oyunları bozulmamalıdır.
- Çocuğun dikkat süresi tükenmeden bir sonraki oyun materyali hazırlanabilir. 4 yaşındaki bir çocuk 20 dakika süreyle oynayabiliyorsa, 15 dakikalık bir sürelik bir dinleme ile yeni oyunu için hazırlanmalıdır.
- Erkek çocukların hayalleri daha çok medyatik kahramanlardır. Bu modeller çok fazla şiddet unsuru taşıdıkları için eğitsel niteliklerden yoksundur, gelişimsel açıdan pek de kıymetli sayılmazlar.
- Oyuncağın sayısından çok niteliğine önem verilmelidir.
- Çocuğun yaşına göre oyuncaklar alınmalıdır. 7 yaşındaki bir çocuk için güvenli olan oyuncak 3 yaş için tehlikeli olabilir.
- Üzerinde sırf eğitici yazıyor diye oyuncak alınmamalıdır. Sıradan bir oyuncak da çocuk ve anne-babanın birlikte oyunlarıyla eğitici hale getirilebilir.
- Okul öncesi çocuğunun koordinasyonu son derece sınırlı olduğundan bildiklerini oyuna çevirirken heyecanlanır, telaşlanırlar. Bu nedenle anne-babalar oyuncakları, çocukların kullanma yeteneklerine bağlı olarak seçmelidirler.
- Oyuncaklar ve oyun malzemeleri çocukların zihinsel ve bedensel gelişimlerini de sağlayacaklarından özellikle yoğurma maddeleri olan kil, kum, su, plastik, tuz seramiği, kağıt hamuru çocukların oyunlarını zenginleştirmelerine önemli malzemelerdir.
- Bebekler için tutulabilecek fakat yutamayacağı oyuncaklar seçilmelidir. 0-3 yaştaki çocuklar renkleri tam olarak algılayamazlar. Bu nedenle pastel renklerden çok sarı, kırmızı, mavi, yeşil gibi etkileyici renkler üzerinde durulmalıdır.
- Çocukların yaşamında büyük bir oyun değeri olan fırlatılıp atılabilecek oyuncaklar unutulmamalıdır. Yumuşak toplar, bebekler ve hayvanlar idealdirler.
- Bebeklik döneminden sonra büyük, basit ve kolayca tutulabilecek oyuncaklar seçilmelidir. Büyük hafif tahta ve plastik bloklar idealdirler.
- Tahta, metal, plastik oyuncaklar alırken araba, tren, vagon tekerleklerinin veya sivri parçalarının kolayca çıkmaması için kontrol edilmelidir. Tahta oyuncaklar kıymıksız, kenarları yuvarlatılmış olmalı, birleştirme sırasında çivi kullanılmamalıdır.
- Yap-boz seçerken 5 yaşından küçük çocuklar için tahta olanları seçilmelidir. Resimli yap-bozlar, dominolar, zeka oyuncakları, eşleştirmeli oyuncaklar, resimli küpler gerekli eğitici oyuncaklardır.
- Tahta veya plastik bloklar, küpler çocukta oyun duygusunu uyandıran oyuncaklardır. Çeşitli kullanım olanakları vardır. Oyuncaklar tüm tecrübe türlerinin oyun yoluyla canlandırılmasını sağlar. Çocuklar bir küpün ya da blokların birleşimini bir bina, araba veya trene benzetebilir.
- Resimli tombala, domino gibi oyunlar, kurallara uyma davranışı kazanımında çocuğa yardımcı olurlar. Fakat bu tarz oyunların 4 yaşından önce kullanımları uygun değildir. Karton üzerinde oynanan oyunlar, strateji ve şans oyunları çocuklara kritik olmayan durumlarda arkadaşları ve büyükleri ile rekabet etme konusunda olanak tanır. Kazanmak yada kaybetmenin önemli olmadığı, önemli olanın eğlenmek olduğu vurgusu bu tarz rekabet içeren oyunlarda anne ve baba tarafından vurgulanmalıdır.
- Mekanik oyuncaklar küçük çocuklar için yararlı değillerdir. Küçük bir çocuk mekanik oyuncağın özelliklerini sadece seyreder. Kendisinin itebileceği tahta bir tren veya araba daha faydalı ve birden fazla oyuna imkan verebilir.
Oyuncakların Üzerindeki Uyarı Yazılarına Dikkat !
- Oyuncakların üzerinde anne-baba için oyuncağın nasıl sunulması gerektiği ve tehlikelerini belirten dikkat çekici, okunaklı uyarılar bulunmalıdır.
- Ahşap malzemeden yapılmış oyuncaklar doğallığı, anlaşılabilir basit formlara uygunluğu, boya tutabilmesi, kolay tamir edilebilmesi gibi özellikleriyle okul öncesi için değerli bir malzemedir.
- Ahşaptan yapılmış oyuncak alırken küçük oyuncaklar için ıhlamur ya da gürgen ağacından imal edilmiş olanları, büyük oyuncaklar için de Çam ağacından yapılmış ve budaksız olanları seçilmelidir. Vernikli oyuncaklar çocukların ağacın dokusu ve doğallığını görmesi açısından faydalıdır.
- Ahşap oyuncaklarda; özellikle 5 yaşından küçük çocuklar için boyanmış, spreylenmiş ve cilalanmış olan oyuncaklarda kullanılan boyaların içindeki kurşun oranı %1'i geçmediği ya da zehirli olmadıkları ambalaj üzerinde belirtilmelidir.
- 3 yaşından küçük çocukların oyuncaklarında cam, metal, ahşap vs. bükülmeyen malzemeden yapılmış parçalar bağlanmış ve tutturulmuş ise bu parçaların çocukların dişlerine temas etmemesine parmaklarının oyuncağın herhangi bir yerine sıkışmamasına dikkat edilmelidir.
- Kırılmış oyuncaklar atılmalı ya da onarılmalıdır.
- Çocuğun üzerine bineceği tekerlekli araçları almadan önce dengeleri, varsa fren tertibatları kontrol edilmelidir.
- Oyuncak ve ambalajının üzerinde okunaklı ve bozulmayacak şeklide imalatçı (ithal ve yerli) firmanın adı, adresi tescilli markasının bulunup bulunmadığına dikkat edilmelidir.
- Ülkemizde henüz yeni yeni oluşmaya başlayan, oyuncak da T.S.E. markasının olmasına özen gösterilmelidir.
Oyuncak seçimi yaparken her oyuncağın üzerinde Anne baba 'ya göre oyuncağın nasıl sunulması gerektiği ve tehlikelerini belirten dikkat çekici, okunaklı ve Türkçe olarak yazılmış uyanlar bulunmasına dikkat edilmelidir.

Güner Özdoğru
1984 yılında Adana'da doğan Güner Özdoğru Çukurova Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği programını tamamladıktan sonra 2006 yılında MEB’e öğretmen olarak atanmıştır. Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı gençlik kamplarında Kamp Liderliği ve Program Sorumlusu olarak gönüllü çalışmalar yapmaktadır. Çağdaş Drama Derneğinde Yaratıcı/Eğitici Drama Liderliği programını bitiren Özdoğru, yaratıcılık, oyun, ritim, dans ve hareket konulu ulusal ve uluslararası pek çok atölye ve eğitim programına katılmaya devam etmektedir. 4-12 yaş aralığındaki çocuklarla akıl oyunları, hafıza teknikleri, satranç, çocuk yogası, zeka oyunları çalışmaları yapmaktadır. İstanbul Üniversitesi Sosyoloji bölümünde ikinci lisans eğitimini tamamlamıştır. Marmara Üniversitesi Aile Danışmanlığı eğitimini almıştır. Hayata Renk Ver Derneği gönüllü üyesi olarak hastanelerde uzun süreli tedavi gören çocuklara destek çalışmalarına devam etmektedir.
No more pages to load
No more pages to load