Ekolojik Mimarlık Nedir?

Ekolojik Mimarlık Nedir? Ekolojik mimari, kaçınılmaz bir gerçek ve zorunluluktur. Kendimizi dinleme, doğaya kulak verme zamanıdır.

Neden Ekoloji, Neden Mimarlık, Neden Ekolojik Mimarlık

Okul çağına gelmemiş çocuklardan ‘ev’ denilince akla geleni resmetmelerini istedik; zihinlerinin sunduğu bir kapı, iki pencere, tek katlı, çatısı olan dikdörtgen kutulardı. En önemli ayrıntı ise bir ağaç ya da yeşil, güneş ya da bulut olmasıydı.

Ekolojik Mimarlık

Kimilerine göre ekolojik yapı, hiç yapılmayan yapıdır. Kimilerine göre şartların revize edilip iyileştirilmesidir. Kimilerine göre sağduyudur, bilinçli olma çabasıdır.

İşin felsefesidir, gereklidir / gereksizdir... Maliyetlidir / değildir, zor olandır / hayır kolaydır…

Bazen yeşildir, bazen doğanın ta kendisidir. Nefes almaktır, su içmek gibidir. Görülen güzel bir manzaradır.

Bunlar tartışıladursun ben beyaza çalan gri panjurlu bir pencereden bakmak istiyorum konuya.

 

Bir kuşu dilinden hiç öpmedim

Belki bir gün öpebilirim

Belki bir gün rüzgâr olurum ben de

Eserim başakların üzerinden

Kalbim bir yaz gününe karışsın isterim

Bir kuş cıvıltısında doğmak için yeniden

Ataol  Behramoğlu

 

Ekolojik Mimarlık

Ekolojik Mimarlık , kaçınılmaz bir gerçek ve zorunluluktur.  Kendimizi dinleme, doğaya kulak verme zamanıdır.

Günümüzde sıkça duymaya başladığımız yeşil bina, enerji verimli sistemler, çevre / doğa dostu yapılar ve malzemeler, sürdürülebilirlik, yenilenebilir enerji vb. kavramlar aynı çatı altında toplanmaktadır.

 

Bu kavramlar bir ihtiyaçtan öte, nasıl ve neden zorunluluk haline gelmiştir?

Mimarinin başlaması, barınma, kötü hava koşullarına karşı korunma gibi en temel ihtiyacın çözümüne yönelik bir yaklaşımdı. Ve ilk yapılar doğal malzemelerden inşa ediliyordu. Zamanla mimari içeriği, güzel olma (estetik kaygı),kullanışlı ve sağlam olma gibi özelliklerle tanımlanmaya başlandı. Kullanılan malzemeler ve yöntemler çeşitlenmeye, komplike hale gelmeye başladı. Her dönemin kendi ihtiyaçlarına göre yeni mimarı kavramlar / akımlar oluştu.

En basit, temel ihtiyacın karşılanması eylemi olan mimari yaklaşım, pek çok evrimler geçirerek bu masum ihtiyacın ötesine geçmeyi başarmıştır. Ortaya çıkan karmaşık toplumlar ve farklı kültürlerle birlikte, giderek artan ihtiyaçlar listesine her gün yenileri eklenmiştir.

Sürekli keşfeden ve güçlenen insanlık doğaya şunu söyleme başladı; ‘Daha çok alanını işgal edeceğim. Yapılarımı farklılaştırabilmek için yeni yollar deneyecek, bunu da senden aldığım malzemeleri dönüştürerek yapacağım. Sadeliğin, güzelliğine yeni anlamlar katacağım, sana dokundukça yepyeni manzaralar oluşacak.

İnsan nüfusu arttıkça doğadaki doğal alanlar azalmaya başladı. Yapılan her yenilik, insanların mutluluğu içindi ve bu uğurda doğa insanların hizmetine amade sınırsız bir kaynak olarak algılandı.

 

Ta ki çevre sorunları başlayana kadar...

Çevre kirliliği, havanın ve suyun kirlenmesi, ekosistem dengelerinin bozulması, canlı türlerinin azalması, küresel ısınma vb pek çok konuyla birlikte duyarlılığımız artmaya başladı.

Güçlü olan doğaydı , biz yanılmıştık. İnsanın gücü her şeye yeter algısı bize binalar, saraylar, kaleler , gökdelenler her türlü ileri teknolojiyi kullanarak şaheserler yaratabileceğimizi gösterdi. Teknoloji çok ilerledi. Yaşam tarzlarımız, algılarımız değişti. Ve bu değişim sürecinde hesaba katamadığımız ya da göz ardı ettiğimiz bir konu ile yüzleşmek durumunda kaldık.

Doğa bizi uyardı. Hem de pek çok kez meydan okuyarak. İstersem insan eliyle yapılan tüm müdahaleleri önüme katar yerle bir ederim dedi. ‘’Sizler bunun adına sel dersiniz, fırtına dersiniz, deprem dersiniz, bu sene toprak ürün vermedi dersiniz... Bilemem, ben sizi uyarıyorum’’ dedi. Dengeler değişince neler olabileceğini gördük.Yaşanan tüm süreç , gelişimin ve değişimin bir sonucuydu.

Artık geri adım atma zamanı gelmişti.

Yaşanan tüm bu olaylar, bize yeniden doğaya dönmeyi emretti. Bizler ürettiğimiz yeni kavramlarla bütün geçmişi yeniden ele almaya başladık.

Ürettiğimiz kavramların her biri iyi niyet ve farkındalık temelleri üzerine inşa edilmiştir. Zaman; mevcut olanı dönüştürme, değerlendirme ve yenileme zamanıdır.

 

Ekoloji Bir Doğa Bilimidir

Ekoloji doğa bilimidir. Doğa bizler için inanılmaz bir bilgi kaynağı iken bizim ona üstünlük taslama çabamız neden? Bizler, canlı cansız tüm varlıkların yaşam hakkı olduğu bir ekosistemde yaşıyoruz ,insanın hakimi olduğu bir gezegende değil...

Ekolojik mimarlık , ekosistemdeki tüm canlı ve cansız çevreyi dikkate alarak tasarlama ve üretme sürecidir. Yarattığımız yapay çevrenin doğal sistemler üzerindeki etkilerini azaltma çabasıdır.

Genel olarak ekolojik mimarinin;

Daha az, sade, ekolojik yaşam sunmak,

İnsan eliyle yapılan müdahalelerin doğayla uyumla hala getirilmesini sağlamak,

Ortak geleceğimiz için en iyisini yapmak,

gibi son derece önemli ilkeleri mevcuttur.

Enerjinin %45’i binalarda tüketiliyor. Bu yüzden en büyük sorumlulukta yapı sektörüne düşüyor. Mimari yaklaşımları yakından ilgilendiren bu konular, mimarlara ve diğer meslek gruplarına önemli sorumluluklar yüklese de, tüm insanlığı ilgilendirmektedir; bu sebeple herkes bilgilenmeli, elinden geleni yapmalıdır.

Artık çok iyi biliyoruz ki insan konforundan çok insan sağlığı için tasarım şart. Ve buda tüm ekosistemin faydasına olacak bütüncül yaklaşımlarla mümkündür.

Özetle yeryüzünü korursak, her şeyi korumuş oluruz...

Güzel olan da şu ki :

Artık yeşil binaların, enerji etkin yapıların sayısı giderek artıyor. Ve insanlar daha duyarlı ve bilinçli hale geliyorlar.

Dahası, tüm bu çabalar  ‘’Bir kuş cıvıltısında doğmak için yeniden …’’

Gülendam Kalkan

Gülendam Kalkan

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi mimarlık bölümünden mimar olarak mezun oldu. Pek çok mimarlık ofisi ve şirketlerde çalıştıktan sonra 2011 yılında Ecomondesign Architecture & Energy adlı mimarlık ofisini kurdu.2008 yılından itibaren enerji ve ekoloji konularıyla ilgilenerek yurtiçi ve yırtdışında konferans ve workshop’lara katıldı.Halen bu konular üzerine araştırma ve çalışmalar yapmaktadır. Aktif olarak özel bir şirkette mimarlık mesleğine devam etmektedir.

No more pages to load

No more pages to load

googletag.pubads().definePassback('/184585439/out_of_page', [1, 1]).display();