Tasarımcı Ebru Karabayır İle Modaya Dair Röportajımız

Moda dünyasının genç tasarımcılarından Ebru Karabayır farklı çizgisi, tasarımları ile büyük beğeni topluyor. Nişantaşı'nda birbirinden güzel ürünlerin yer aldığı showroomuna henüz gitmediyseniz acele edin. Güleryüz ve özel tasarım ürünler sizi bekliyor=) Ebru Karabayır ile modaya dair yaptığımız röportaj’da hem Ebru Karabayır’ı daha yakından tanıyacak hem de modaya dair ipuçlarına sahip olacaksınız.

Ebru Karabayır İle Modaya Dair

• Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?

1982 yılında İstanbul'da doğdum. 2005 yılında Bilkent Üniversitesi Fransızca-İngilizce Mütercim Tercümanlık bölümünden mezun oldum ve öğrenimime yurtdışında devam etmeye karar vererek Paris’e gittim. Paris-ESLSCA ’da eğitim aldıktan sonra dış ticaret firmalarında çalıştım. Bu yıllarda edindiğim tecrübeler ve moda tutkum sayesinde kendi markamı kurma kararı alarak İstanbul’a geri dönüş yaptım ve Lasalle International Academy’de moda tasarımı bölümünden mezun oldum. İyi bir donanımla giriş yapmak istediğim moda sektörüne kendi adımı taşıyan markamla merhaba diyerek Nişantaşı’ndaki butiğimde 2013 ilkbaharında müşterimle buluştum.

• Zevkli olduğu kadar zorlu olan moda dünyasına nasıl girmeye karar verdiniz?  Bu yolculuğunuz nasıl başladı?

Tasarımcı olmaya profesyonel yaşama adım attıktan sonra karar verdim. Öyle küçükken elimden dikiş makinasını eksik etmezdim, keser biçerdim gibi bir durumum yok açıkcası. Tamamen bilinçli verilmiş emek emek işlenmiş bir plandı bu benim için. Tabiki Pariste yaşadığım yılların, ailemin tekstilci olmasının, küçük yaştan beri şahit olduğum anneme ait sanat eserlerinin de bu kararda katkısı büyük.

Koleksiyonların İlham Kaynakları

• Koleksiyonlarınızın oluşum sürecinde nelerden beslenir ve ilham alırsınız? Daha çok hangi renk ve materyalleri tercih ediyorsunuz?

2013 baharından beri her koleksiyon ayrı bir ilham kaynağına dayandı ve böylece ayrı bir eğlenceye davet etti müşterilerimizi. Bir koleksiyon Marie Antoinette’ten ilham aldı ve böylece biz kendi desenimizi tasarladık, bunu ipek şifon ile bütünleyip romantik bir havaya büründük. Diğer bir koleksiyonumuz kelebek etkisinde kaldı, deri ile süet kumaşın gücünden ilham alarak ve lazer tekniğiyle zenginleştirilerek oluştu.

Bir başka koleksiyonumuz da empresyonistler yol göstericimiz oldu; pastel renkler maskülen bir çizgiyle harmanlandı, nakış tekniği uygulandı ve zamansız, sofistike ürünler ortaya çıktı. Bir başka deyişle her koleksiyonda farklı teknik, kumaş renkleri ve türleri kullanılarak yeni modeller oluşturuldu. Koleksiyonlarımızda değişmeyen tek kriter dikiş, kalıp ve kumaş kalitesinden ödün vermeden yolumuza devam etmek oldu. Tüm koleksiyonlarımızda ürün yelpazemiz genelde aynı matematikle devam etti; çoğunluk özellikle son 3 koleksiyondur kısa kokteyl elbiseler (mini-midi boy, kalem, volan detaylı) ve uzun abiyelerden (balık, anvelop, düz kesim) oluştu.

Düğün, söz, nişan ve mezuniyetler ürünlerimizin en çok tercih edildiği organizasyonlar arasında yerini almaya devam ediyor. Gece davetleri ve özel günler dışında günlük yaşamında ve sosyal hayatında da bizi tercih eden kadınlar için yüksek bel pantolonlarımız, büstiyerlerimiz ve kalem eteklerimiz koleksiyonlarımızın vazgeçilmezleri arasında.

• Sizi diğer tasarımcılardan ayıran özellik nedir?

Ebru Karabayır markasındaki en temel düşünce kadınlara kendilerini günün her saati şık ve özel hissettirmek... Bu sebeple Ebru Karabayır koleksiyonlarında işçilik her zaman ön plandadır. Bunun yanı sıra her sezon üzerine düşünülmüş, yeni ilham kaynaklarıyla tasarlanmış, sofistike ve dikkat çekici hale getirilmiş parçaların dışında başka yerde rastlamanın mümkün olmadığı özel ürünlere yer vermek de en önemli önceliklerimizden.

Kumaş kalitesinden ödün vermeden, iyi dikiş ve doğru kalıpla öne çıkan, fast fashion’dan uzak, zamansız tasarımlar markamızın DNA’sını oluşturmakta. Ebru Karabayır markasının en büyük farkı ticari kaygılar gütmeden, kumaş ve dikiş kalitesinden ödün vermeden, elegan ve sofistike tasarımlar sunması... Ebru Karabayır tasarımlarında netlik ve şıklık ön planda olup tasarımcı dokunuşu detaylarda gizlidir; boğucu, yorucu ve geçici değildir. Fast fashion’dan uzak olan bir marka söz konusu...  Koleksiyondaki her parça müşterisine gardırobunda uzun yıllar eşlik etmeyi hedeflemekte.

Özgür Ruhlu, Üretken Kadınların Tercihi

• Tasarımlarınızda kimi hedefliyorsunuz? Ulaşmak istediğiniz kişiler ve modellerinizi tercih edenler daha çok kimler oluyor?

Kumaş kalitesinden ödün vermeyen, iyi dikiş ve doğru kalıbı ayırt eden, fast fashiondan uzak, elegan, sofistike, özgür ruhlu, çalışan, üreten, hayat görüşleriyle fark yaratan, sosyal tüm kadınlar.

• 2016-2017 Sonbahar/Kış sezonun trendleri nelerdir? Bu kış neleri en çok göreceğiz?

Kış koleksiyonunda kişiye özel tasarımlarımızda yine krep kumaşlardan vazgeçmek yok! Kreplere ek olarak sezon trendi olan kadifelerde tüm eleganlığıyla kadınlara özel günlerinde tüm ihtişamıyla eşlik edecek, özellikle gece elbiselerinde nakış ve boncuk işlemeye oldukça sık rastlayacağız. Bunun yanı sıra günlük giyimde özellikle kürklerle detaylandırılmış kaşe kumaşlardan oluşan paltolar, deriler hem bizim hem de global vitrinlerde yerlerini almaya devam edecek. Gündüzden geceye geçişler için tasarlanmış ceketler, kalem etekler, ipek gömlekler, cigarette pantolonlar ve kokteyl elbiseler olmazsa olmaz parçalar arasında.

• Türkiye’deki moda sektörünün geldiği noktayla ilgili düşünceleriniz neler?

Enerjisi hiç dinmeyen, her gün gelişen ve farklılık gösteren heyecan verici bir dünya, moda dünyası... New York, Milano, Tokyo, Londra gibi kentlerde modaya yapılan yatırım, verilen önem takibi ülkemize kıyasla çok daha ileri ve gelişmiş durumda; ancak bizde de özellikle son yıllarda çok heyecan verici gelişmeler olduğunu düşünüyorum. Özellikle yurtdışında yaşadığım yıllarda yaptığım gözlemler sonucu söyleyebilirim ki Türkiye’ye olan algıda ve yapılan yatırımlarda yadsınamaz bir artış var.  Ülkemizde düzenlenen Fashion week’ler, sponsorları, ITKIB’in katkıları, açılan ve gelişen moda okulları, MTD’nin girişimleri, Türkiye’deki moda algısının gelişimi için çok önemli.

Yeni Başlayanlara Tavsiyeler

• Bu işin daha başında olanlara tavsiyeleriniz neler olur, şimdiden planlamaları gerekenler nelerdir?

Yerinde hiç durmayan, hata kabul etmeyen ve gelişmekte olan bu sektörde başarılı ve kalıcı olabilmek için ilk söyleyebileceğim; sabır, sabır sabır.. ve tabiki peşi sıra disiplin, özveri, kendini her alanda geliştirmek, yeniliklere açık omak, global bir sektör olduğu için yabancı dile hakimiyet, trend takibi, günceli yakalamak işin daha başında olanlar için oldukça ciddiye alınması gereken tavsiyeler arasında.

Sanat, yetenek, tasarım aslında bir noktada kişinin içinden gelen önüne geçemediği bir meziyet. Bu meziyetleri geliştirmek profesyonelleştirmek için özellikle son yıllarda sayıları giderek artan, kadroları zenginleşen okullar var. Bu okullardan mezun olunmasını ve vakit varken planlamalarını bu yönde yapmalarını herzaman tavsiye ediyorum işin başında olanlara.

• Gelecekteki planlarınızı da öğrenebilir miyiz?

Gelecek sezonlarda Ebru Karabayır markasının iç ve dış piyasadaki satış noktalarının artacağını söyleyebilirim. Buna ek olarak yurtdışında faaliyet göstermek, sosyal sorumluluk projeleri  gerçekleştirmek de hedeflerim arasında.

O kadar güzel bir mesleğe sahibim ki bunu tasarımın farklı bir çok dalıyla bağdaştırmak, harmanlamak mümkün, ileride ilintili projelerle sektörde uzun yıllar var olmak en önemli ve sabit planım.

Çok teşekkürler