Cinsel İsteksizlik Hakkında Tüm Merak Edilenler

Evliliği oluşturan ve devam ettiren en önemli faktörler hiç şüphesiz ki saygı, sevgi ve güvendir. Fakat evliliğin devamı ve çiftlerin birbirleri ile olan bağlarının güçlenmesi adına çok önemli olan bir başka etken daha varsa o da cinselliktir. Birbirleri ile cinsel doyuma ulaşamayan, cinsel isteksizlik yaşayan çiftlerin evliliklerinin çok uzun sürmediği gözlemlenmiştir. Bunun için başvurulabilecek birçok çare bulunsa da asıl önemli olan cinsel isteksizliği doğuran sebeplerdir. Çoğunlukla psikolojik olan sebeplerden ötürü evlilikler ve ilişkiler büyük bir çıkmaza girmekte.

Cinsel İsteksizlik ve Cinsel İstek Hakkında Merak Edilenler

Cinsel İstek

Çiftlerin partnerleri ile cinsel ilişkiye girme arzusuna sebebiyet veren cinsel istek, duyular ile karşı tarafta ve bizim tarafımızdan uyarılma sağlanması ile gerçekleşir. Beden sağlığı yerinde olan ve hormonları açısından herhangi bir problem yaşamayan insanlarda cinsel isteksizlik son konusu değildir. Hayatındaki insanı tensel ve ruhsal olarak arzulamanın oldukça normal olduğunu ve bunun her şeyden önce bir ihtiyaç olduğunu kabul edilmesi tabuların yıkılmasına ve isteğin dışa vurulmasına olanak sağlayacaktır.

Bu isteksizlik iki neden ile incelenebilir:

Primer  isteksizlik: Kişinin ergenlik döneminden itibaren cinsel olarak istek duymaması olarak adlandırılacak bu durum için mutlaka doktora gidilmelidir.

Sekonder İsteksizlik: Önceden hiçbir isteksizlik sorunu yaşamamasına rağmen daha sonradan cinsel isteksizlik yaşayan insanlar için kullanılabilecek tanım olarak kullanılabilir.

Bazı dönemlerde ise kişiler dönemsel olarak cinsel isteksizlik yaşayabilirler. Bu cinsel isteksizliğin birçok nedeni olabileceği gibi, özellikle kadınlarda doğum sonrası artan cinsel isteksizliklere değinebiliriz. Bunun dışında ise günümüz şartları düşünüldüğünde artan ağır iş yükü, stres gibi sebeplerde cinsel isteksizliği tetiklemektedir.

Kadınlarda Görülen Cinsel İsteksizlik

Kadınların yaşam süresi içerisinde mutlaka belirli bir dönem cinsel isteksizliğe maruz kaldıkları bilinmektedir. Özellikle ilerleyen yaşlarda menopoz dönemi ile birlikte bu cinsel isteksizliğin artık olağan hale gelmeye başladığı gerçeğini hepimiz kabul ediyoruz. Bunun haricinde ise kadınlar doğum yaptıktan hemen sonra hormonlarının birbirlerini baskılaması sonucu cinsel istek kaybına uğrayabilirler. Ağrılı cinsel ilişki, rahimde görülen iltihaplanmalar gibi nedenlerden ötürü de cinsel isteksizlik yaşayabilen kadınlar için aynı zamanda cinsel travmalar da bu isteksizliği arttırabilmektedir.

Cinsel isteksizliği iki açıdan incelemek mümkün. Bunlardan biri psikolojik diğeri ise fiziksel faktör.

Psikolojik Faktörler;

• Stres
• Evlilik sorunları
• İletişim sorunları
• Beden şekli ile ilgili kaygılar
• Depresyon
• Gizli eşcinsellik
• Anksiyete bozuklukları
• Travmalar

Fiziksel Faktörler;

• Yaşlanma ve menopoz
• Hormonal dengesizlikler
• Ağrılı cinsel ilişki
• Böbrek, karaciğer, kalp yetmezliği
• Alkol
• Nörolojik problemler
• Troid hastalıkları

Cinsel İsteksizlik İçin Tedavi

Çiftlerin her şeyden önce yaşadıkları problemi kabul edip değiştirmeye çalışmaları gerekmektedir. Ardından bir doktor muayenesi ve gerek görüldüğü takdirde bir çift terapisi ile atlatılabilecek bu rahatsızlığın ilişkisini zedelemesine imkân vermeyin. Doğru bir tedavi ve karşılıklı anlayış ile kesin sonuca mutlaka ulaşılacaktır.